Kiriş Takma Aparatı
Klasik ve geleneksel okçular, kirişlerini takmak için özel olarak üretilmiş bir aparat kullanmalıdır. Kirişi, yayı bacaklarınızın arasına sıkıştırarak takmak filmlerde etkileyici görünse de, limblerin bükülmesine veya hasar görmesine yol açabilir. Bu yöntem güvenli bir teknik değildir. Kendi yaptığınız kriş takma aparatları da, fabrikasyon aparatlar kadar güvenli olmayabilir. Bazı okçuluk alanlarında duvara monte edilmiş kiriş takma aparatı da bulunur. Bu aparatla kirişi güvenli ve düzgün bir şekilde takmayı öğrenebilirsiniz.
Düzgün Sargı Ölçüsüne Sahip Kiriş
Her yayın bir kirişe ihtiyacı vardır. Çoğu klasik yay okçusu yay çantalarında veya sadaklarında kopma ya da hasar görme ihtimaline karşı yedek bir kiriş taşır.
Kiriş birden çok örme ipi katından oluşur ve hem uçlarda hem de ortada "sargı" adı verilen başka bir kiriş örme malzemesiyle kaplıdır. Kirişinizin örme ipinin kat ve sargı sayısı ince veya kalın olabileceği için arkalığın kirişe oturma şeklini de etkiler. Bu noktada arkalığınızın ölçüsü de önem arzeder.
Kirişinizin düzgün örüldüğünü ve sargıların okunuza uygun olduğunu nereden anlarsınız? Bunu anlamanın en iyi yolu yayınızı, kiriş yere paralel olacak şekilde tutmaktır. Yay bu konumdayken kirişe bir ok takın. Okunuzu kirişe takarken net bir oturma sesi duymalısınız. Ayrıca ok, bıraktığınız zaman kirişte kalmalıdır. İyi bir sargı, okun kirişte sabit bir şekilde kalmasını sağlayacak sıkılıkta olmalıdır. Ancak çok sıkı olması, okun kirişten çıkmasını zorlaştırır.
Ok ve Sadak
Çekiş uzunluğunuza eşit veya çekiş uzunluğunuzdan fazla olacak şekilde en az 6 adet oka ihtiyacınız vardır. Çok kısa okları atmak tehlikeli olabilir, bu nedenle emin değilseniz daha uzun ok kullanarak tedbiri elden bırakmayın. Okların koyulacağı sadak bele takılmaktadır. Bazı geleneksel okçular sırta takılan sadakları tercih etmektedir ancak bu tür bir sadak kullanmak yarışmalarda zorluk yaşanmasına yol açabildiği gibi ormanlık alanlarda yapılan atışlar sırasında ağaçlara takılabilir.
Kolluk
Okçuluğa yeni başlayanlar için en uygunu tam boy kolluktur. Bu kolluğu yayı tuttuğunuz kolunuza takarsınız ve dirseğinizi altında ve üstünde kalan kısımları korumuş olursunuz. Bu tür kolluklar, giyilen kıyafetin kollarının atışı engellememesi ve atış sırasında kirişin kolumuza çarpmaması için tasarlanmıştır.
Kirişin izleyeceği yolu engellememek için dirseğinizi döndürmeyi öğrendikten sonra, sadece ön kolunuzu koruyacak küçük bir kolluk kullanmaya başlayabilirsiniz.
Dirseğini döndürme tekniğini öğrenmek kolaydır ancak biraz pratik gerektirir. Avucunuzu açarak, elinizi duvara dayayın ve bileğinizi sabit tutun. Daha sonra, dirseğinizin bükülme noktasının tavana doğru değil, içe doğru dönük olması için kol kaslarınızı kullanarak dirseğinizi döndürme çalışma yapın. Dirseğinizi kirişin izleyeceği yolu engellemeyecek şekilde döndürmeyi öğrenmeniz, tekniğinizin ilerlemeye başladığını gösterir. Dirseğinizi döndürmek, omzunuzu daha sabit bir atış konumuna almanız için size ek faydalar sağlar.
Okçuluğa yeni başladıysanız ve kolluk kullanmadan atış yapabiliyorsanız, omuzlarınızın hizası büyük ihtimalle hizasızdır. Bu durum kaslarınızı gereğinden fazla çalışmaya zorlar. Çekiş gücü kol kemiklerinizle hizalandığında, kaslarınız daha az çalışır. Daha iyi atış hizalaması yapmak, sabitliğinizi geliştirir ve yaralanmanızı engeller. Ancak bu durum, kolunuzun kirişle fazla hizalı olduğu anlamına da gelmektedir. Hatta dirseğini dikey konumda tutan en iyi okçular bile kolluk takmadıklarında kirişin kollarına hafifçe değdiğini hissedebilir. Bu yüzden profesyonel okçuların her zaman kolluk taktığını görürsünüz.
Parmaklık, Eldiven ve Mekanik Tetik
Klasik, geleneksel veya makaralı yay kullanan okçular için:
Parmaklarınızı koruyacak ekipman kullanmalısınız. Koruma ekipmanı olmadan atış yapmak, parmaklarınızda atışınızı olumsuz etkileyecek su toplanmasına yol açabilir. Çoğu geleneksel okçu, atış yaparken deri eldiven kullanır.
Günümüzde yarışmalara katılan okçular, plastik veya metal levhaya takılmış düz deriden meydana gelen bir parmaklık kullanır. Bu parmaklıklar genellikle, parmaklıktaki bir düğüm aracılığıyla orta parmağa takılır. Daha yeni modellerde, işaret parmağını ve orta parmağı birbirinden ayıran bir ayraç bulunur. Bu ayraç, okçunun oku parmaklarıyla tutatarak yanlışlıkla başka yere atmasını engellemeye yarar.
Tetikle Yapılan Makaralı Yay Atışları İçin:
Atış yapmak istediğiniz tetiğin türüne karar vemelisiniz. İki tür tetikten birini seçmeniz gerekmektedir:
• Bileğe takılan tetik
• Elle tutulan tetik
Bileğe takılan tetikte, bileğe sarılan bir kayış bulunmaktadır ve tetik mekanizmasına işaret parmağıyla basılır. Bileğe takılan tetikler, kirişi kavrayan küçük mekanik dişlere benzer. Tetiğe basılınca, dişler aynı anda açılır ve parmakla yapılandan daha düzgün bir bırakış sağlar. Kirişi bu tür bir tetikle çekerken ağırlığın bileğinize, ön kolunuza ve çekiş yaptığınız omzunuza aktarıldığını hissedersiniz, bu da sırt kaslarınızın geriliminden faydalanmanızı sağlar. Tetiğin konumunun ve uzunluğunun çekiş uzunluğunuzu etkileyebileceğini unutmayın. Bazı kaliteli tetik modelleri gerilimi daha yumuşak veya daha sert ayarlamanıza izin verebilir.
Elle tutulan tetikler daha hafif ve daha küçüktür. Tetiğe basma yöntemi de farklıdır. Genellikle başparmakla basılır. Sırt kası gerilimini kullanmak isteyen okçular için elle tutulan "refleks" modeller de mevcuttur. Bu tetik, başparmakla basmak yerine, tam çekişte omzu çevirmeye veya sırtla çekme prensibine dayanmaktadır.
Her iki tetik türüyle de çekiş uzunluğunuz, tetiği doğrudan kirişte veya kiriş üzerindeki "D düğümü" adı verilen bir eklentide kullanmak isteyip istememenize bağlı olarak değişebilir. Seçim yapmadan önce bir antrenörden veya daha deneyimli bir okçudan yardım alın.
Bu sitede sunulan içeriğin tamamı Onok tarafından üretilmiş veya telif hakları ödenerek yurt dışı kaynaklarından alınmış ve çevirisi yapılmıştır. İzinsiz veya kaynak göstermeden kısmen bile olsa kullanılamaz.